Doku, ışığın konunuza yatay bir şekilde gelmesiyle belirginleşen bir vurgulama durumudur. Doku, konunun yapısal özelliklerini ortaya koyar fakat ışık eğer optik eksenle aynı yönde gelirse, doku ortadan kaybolur. Bir yüzeyde girinti ve çıkıntı var ise, gelen dik ışığın altında detay vermez ve boş bir alan olarak gözükür. Optik eksendeki ışık ne kadar büyürse dokusu da o kadar büyür. Işık konuya öyle bir gelir ki, o boşlukların hepsi bir boyutlu görüntüye sahip olur. Yüzeydeki fiziksel yapı algılanmış olur ve belirginlik kazanılır. 

İlk önce size şunu soralım, perspektif nedir? Siz, o güzel beyninizi yormadan hemen cevabı biz verelim.
-Perspektif Nedir? 
+Perspektif, bize yakın cismin büyük, bize uzak cismin küçük gözükmesi olayıdır. 
Fotoğrafınızda, perspektif ile derinlik hissiyatı belirgin bir hal alır. Eğer fotoğrafınız iki boyutlu ise perspektif çeşitli şekillerde algılanılabilir. İlk başta, bakış açımıza göre yakınımızdaki konu büyük, uzağımızdaki konu ise daha küçüktür. Boyutlarının eşit olduğunu gördünüz fakat fotoğrafta ise boyutları farklı, işte buna derinlik hissi verilmiş denir. Yakınınızdaki konunun, uzaktaki konuyu tam olmasa da kısmen örtmesi bir diğer perspektif ve derinlik perspektifi etkisidir.
Konuya bakış noktanız daha doğrusu konuya olan mesafeniz, perspektifte çok önemlidir.
Konuya mesafeniz azaldıkça derinlik etkisi perspektif artar, planlarınızın arasındaki mesafe büyür ve planlar ayrılır. Konuya mesafeniz uzaklaştıkça derinlik etkisi perspektifi azalır. Sonsuzdan bakıldığında perspektif söz konusu bile olamaz. Neden diye soracak olursanız, çünkü planlar o zaman üst üste biner ve kaçma noktası ve boyutlar arasındaki fark artık yoktur. 

Fotoğraf çekiminde arka arkaya gelen fotoğraflar, bazen fotoğrafta ritm duygusu uyandırır. Bu yüzden, eğer bir ya da birden çok fotoğraf ritmi bozuyor ise o fotoğrafı ya da fotoğrafları, fotoğraf karesinden çıkarmak gerekir. Ritim, sadece fotoğrafta değil, mimaride, müzikte, ve diğer sanat dallarında da çok etkilidir. Ritmin çok önemli bir estetik yeri vardır. Fotoğrafınıza, aynı nesneden birden çok kez fotoğraf eklerseniz ve bu düzenli bir şekilde olursa bununla oluşan ritim size daha çok etkileyicilik kazandırır. Az sayıda nesne eklenmesi dezavantajınız olur. Nesnelerinizi belirli aralıklarda yerleştirin ki, rahatlıkla algılansın. Ayriyeten konunuzun neye hitap ettiği de anlaşılır. 

Fotoğraf çekiminde hareketi vurgulamak adına çeşitli uygulamalar söz konusudur. Bunların en başında gelen çeşit ise düşük enstantene hızında çekilmiş fotoğraflarda uzayan görüntülerdir. Fotoğrafın içerisindeki yüksek kontrast, ufuk çizgisinin açısı, tekrar eden konular, yuvarlak hatların amacı da fotoğrafa hareket duygusu vermek amaçlanır. Eğer ki hareketsiz bir konuyu esas alıyorsak düşük bir enstantene gereklidir ve bu enstanteneyi seçip pozlama sırasında objektifimizin zoom halkası olan bölümünü çevirmelisiniz ve bu şekilde hareket hissini sağlayabilirsiniz. 

Fotoğraf denilince aklınıza binlerce nesne,cisim,insan,hayvan,bitki vs. gelebilir. Yüzyılın en iyi fotoğrafçısı ünvanı verilen Henry Cartier Bresson'a göre fotoğraf, '' Kalbin,Beynin ve Gözün aynı çizgiye gelmesi '' anlamına gelmektedir. Bir diğer Dünyaca ünlü Robert Capa'da fotoğraf hakkında yaptığı yorumda, '' Eğer ki, fotoğrafınız yeterince iyi değil ise konuya iyice yakınlık gösterememişsiniz, demektir. '' demiştir. Senelerdir bilinir ki, fotoğrafçılığın en önemli unsurlarından biri fotoğrafta kompozisyon oluşturulmasıdır. Bu durum kişiden kişiye değişir ve fotoğraf kurallarına göre kompozisyon öğeleri vardır. 6 öğeden oluşan bu durumun, 6 öğesi şunlardır:

1- İlgi odağı
2- Hareket
3- Ritm
4- Perspektif
5- Doku
6- Işık 

Bu konuları gelecek dersimizde sizlere aktaracağız. 

Net Alan Derinliği denilince pek fazla düşünmenize gerek yok, adından da belli olduğu gibi netlik ile ilgilidir. Netlik, fotoğrafın her yerine yayılmaz, yani fotoğrafın bazı yerleri netken, bazı yerleri de net değildir. Fotoğrafın en net kısmı, sizin netlemeyi yaptığın kısımdır. Bu bir optik kuraldır. Bu kısımın arkasında,sağında,solunda vs. bulunan her şeyin netliği daha azdır. Fotoğrafınızda 'net' olarak algılanan bölüme alan derinliği adı verilir. Net alan derinliğinin artması yada azalması sonucunda fotoğrafınızda değişiklikler meydana getirir. Net alan derinliğini eğer kontrol edebilirseniz artık tesadüfen fotoğraf çekmek yerine bilinçli bir şekilde fotoğraf çekmeye başlarsınız. Çekeceğiniz fotoğrafa göre ekipman ve objektiflere karar verirsiniz. Net alan derinliğinin artması yada azalması 3 diğer konuya bağlıdır.

1- Diyafram Açıklığı 
Eğer ki, diyafram açık değerde ise net alan derinliği azalır, öte yandan diyafram değeri kısık ise net alan değeri artar. Eğer ki, net alan derinliğini azaltmak istiyorsanız diyaframı olduğundan daha açık kullanmalısınız. Fakat bunun için enstantane ile pozlamayı dengelemelisiniz. Bunu nasıl mı yapacaksınız? Diyaframı açma miktarınız kadar enstantaneyi yükselteceksiniz. Kısaca daha hızlı bir perde hızına getireceksiniz.

2- Objektifin Odak Uzaklığı 
Eğer ki, fotoğrafı dar açılı bir objektifte çekiyorsanız netleştirdiğiniz alanın arkasında yada önünde bulunan nesnelerin netliği az gözükür. Bu bir optik kuraldır. Net alan derinliğini azaltmış olursunuz. Eğer ki, fotoğrafı geniş açılı bir objektifte çekiyorsanız netleştirdiğiniz alanın arkasında yada önünde bulunan nesnelerin netliği de artar. Net alan derinliğini arttırmış olursunuz.

3- Objektifiniz ile Konu Arasındaki Mesafe 
Bilinmelidir ki, çekeceğiniz fotoğraf ile objektifiniz ne kadar yakınlaşırsa net alan derinliği o kadar azalır. Buna verilecek en iyi örnek makro çekimlerdir. En iyi örnek ise, ürün çekimleridir. Ürün çekimlerinde makro objektif ile konuya yakınlaşılır ve bu yüzden net alan derinliği azalır. Asıl netleştirilen ürün, daha da belirgin olur. ,

Eğer ki profesyonelleşme yolunda adım attıysanız, asla pes etmeyin. Pes etmek, kaybetmek demektir. İsterseniz son adımda olun, 'ben burada bıraksam da bir şey fark etmez' diye bir cümle kurduğunuz an kaybetmeye mahkum olursunuz. Eğer ki kaybetmek istemiyorsanız, tüm dersleri takip edin. Bugünkü dersimizde size ışığın kaynağına göre Kelvin değerlerinden bahsedeceğiz. Öncelikle size Nikon D-SLR ürününde ki Kelvin değerlerini gösterelim; 

Auto (Otomatik): Beyaz ayarı, fotoğraf sensörü ve 1.005-segmentli RGB sensörü ile ölçülür ve ayriyeten renk ısısı kullanılmasıyla otomatik olarak oluşur. Ancak bazen istenileni veremeyebilir. Auto WB istenileni veremeyince, özellikle stüdyo çalışmanız var ise özel olarak WB ayarı yapınız. 

Eğer iyi bir fotoğraf çekmek istiyorsanız, hatta 'iyi' derecesi az kalır, ben 'profesyonelce' fotoğraf çekmek istiyorum diyorsanız, hoş geldiniz. Bugün sizlere ASA (ISO) kullanımı hakkında bilgiler aktaracağız. Hemen konuya geçecek olursak, ilk olarak 'ASA' ne demek, bunu öğrenelim. 
- ASA nedir? 
+ ASA, görüntü sensörünün ışık hassasiyetidir. 
Eğer ki, ASA yüksek ise ASA'nın ışık hassasiyeti de artar. Peki ya düşük ışık koşullarında ne yapılmalıdır? Eğer ki, düşük ışık koşulları var ise ASA'yı arttırarak, pozlama değerini arttırmalısınız ve böylelikle dengeyi yakalayabilirsiniz. Işık az ise düşük enstantene değeri kullanabilirsiniz ya da flaşı kullanarak yüksek enstantene değerini kullanabilirsiniz. Diyelim ki, ortamın kendi ışığını kaybetmek istemiyorsunuz. O zaman da ya flaşsız çekim yapmalısınız ya da 1/20 gibi düşük bir enstantene kullanılabilir ve f:2,8 gibi açık bir diyafram kullanılabilir. Ancak bu hızda çekim yapılırken makinenizin titreme olasılığı fazladır ve ayriyeten açık bir diyaframda netlik daha azdır. Peki ya ne mi yapılmalı? ASA değeri yükseltilip, yüksek bir enstantene ve düşük bir diyafram değeri bulunmalı.

Eğer iyi bir fotoğraf çekmek istiyorsanız, hatta 'iyi' derecesi az kalır, ben 'profesyonel' bir şekilde fotoğraf çekmek istiyorum diyorsanız, doğru yerdesiniz. Bugün anlatacağımız konu pek fazla uzun değil ve kolay anlayabileceğiniz cinsten. Fazla uzatmadan konuya geçeyim.
- Pozlama telafisi nedir? 

+ Bazı fotoğraflarda istediğimiz sonucu elde etmeye bilirsiniz, bu yüzden makinenin otomatikman yaptığı pozlama değerleriyle biraz oynamanız gerekir. Örnek verecek olursak; çekeceğiniz fotoğrafın içinde parlayan bir nesneyi ön plana çıkarmanız için arka planı karartmanız gerekmektedir. Bu durumda pozlamayı eksiltmeniz gerekir. Size şöyle özetleyelim, eğer ki ana konu arka plandan daha karanlık ise pozlamayı arttırmanız gerekir (+) , ana konu daha parlaksa pozlamayı azaltmanız gerekir (-).  

Fotoğraf Sahibi: Mehmed Tahir 
'' İki günlük telaştı Dünya, sonsuza sığdıramadığımız..''